
ürktüm bir kere. şimdi tekrar üzecekler beni diye korkuyorum. saklıyorum duygularımı. duygularım içimde volkan oluyor, alevlere dönüşüyor. bugün yeni yeni anlıyorum. ne hissettiysem hepsi bana ait, benim parçam. neden sakladım? neden korktum?
iyisiyle kötüsüyle ben buyum. nasıl ki sen o’sun ve bende öyle kabulsün, sen de beni böyle kabullen. duygularımı belli etmeyi beceremiyorum, evet ama bu da benim ve ben bu halimi de seviyorum ama biliyorum ki tüm hisler açığa vurulmalı, tüm hisler duyulmalı. dile gelmeli kalbin kelimeleri, ruhun ezgileri kulaklarda çınlamalı.
sevebilmek, sevilmeye izin vermek… ikisi de ne büyük erdem. ne büyük alçak gönüllülük… ikisini de istiyorum. çok sevmek, çok sevilmek…
gideni tutmak bize düşmez, gelene karşı durmak en büyük duvar. giden gidiyorsa, zaten seni sevmemiş, seni yeterince anlamamış demektir ama gelen sana güneş gibi doğuyorsa bil ki sevebilmek senin erdemindir.
sevmen dileği ile merve…
12 Ağustos 2013, İstanbul